Binlerce yıllık geçmişin izinde, Mezopotamya'nın kalbinde büyüleyici bir yolculuğa çıkıyoruz. Diyarbakır’ın surlarından Hasankeyf’in kayalara oyulmuş tarihine, Midyat’ın taş konaklarından Mardin’in mistik sokaklarına, Beyazsu’nun serinliğinden Dara Antik Kenti’nin görkemli kalıntılarına kadar her adımda tarih ve kültürle iç içe olacaksınız. Göbeklitepe ile insanlık tarihinin sıfır noktasına ulaşacak, Balıklıgöl ve Harran ile inanç coğrafyasını keşfedecek, Halfeti’de tekneyle sular altında kalmış köyleri gezeceğiz. Ve bu eşsiz yolculuğun en büyüleyici anlarından biri: Nemrut Dağı’nda gün batımı. Kommagene Krallığı’nın tanrılarla kralları bir araya getirdiği dev heykeller arasında, kızıl tonlara bürünen gökyüzüyle birlikte geçmişin ihtişamı adeta canlanacak. Zirvede, sessizliğin ve rüzgarın eşlik ettiği bu eşsiz atmosferde tarih, doğa ve gökyüzü tek bir anda buluşacak. UNESCO Dünya Mirası listesindeki bu görkemli alan, hafızalardan silinmeyecek bir deneyim vadediyor. Tüm bu eşsiz yolculuğu, Gaziantep’in zengin mutfağı ve kültürel mirasıyla taçlandıracağız. Tarihi dokusu, lezzetli sofraları ve samimi insanlarıyla unutulmaz bir Güneydoğu keşfine hazır olun!
XQ1361 Sefer Sayılı SunExpress Uçağı ile saat 20:30’da Düsseldorf’tan kalkış ve ertesi gün saat 01:45’te Diyarbakır’a varış. Pasaport ve bagaj işlemleri otele transfer
Diyarbakır Şehir Turu – Eğil Ziyareti – Mardin Transferi
Sabah otelde açık büfe alınacak kahvaltının ardından Diyarbakır şehir merkezini keşfederek güne başlıyoruz: Ulu Camii (Cami-i Kebir) 639 yılında kiliseden camiye çevrilen, Anadolu’nun en eski camilerinden biri olan bu yapı, Artuklu mimarisinin en önemli örneklerinden biridir. Dört mezhebin namaz kılabildiği bölümleriyle İslam tarihinde özel bir yere sahiptir. Hasanpaşa Hanı 16. yüzyıldan kalma bu Osmanlı hanı, taş avlusu, çeşmesi ve kemerli galerileriyle büyüleyici bir atmosfer sunar. Dileyen misafirler burada menengiç kahvesi içebilir ya da yöresel kahvaltılıklar tadabilir. On Gözlü Köprü (Dicle Köprüsü) 1065 yılında Mervaniler döneminde inşa edilen bu köprü, Dicle Nehri üzerinde uzanır. Hem manzarası hem de tarihî önemiyle Diyarbakır’ın sembollerindendir. Nehir kıyısında yürüyüş ve fotoğraf molası verilecektir. Öğle saatlerinde şehir merkezinden ayrılarak yaklaşık 45 dakikalık bir yolculukla Eğil’e geçiyoruz. Eğil – Peygamber Makamları ve Dicle Nehri Manzarası Dicle Barajı kıyısında bulunan Eğil ilçesi, hem doğal güzellikleri hem de dini önemi ile öne çıkar. Hz. Elyesa ve Hz. Zülkifl’in makamları ziyaret edilecek. Ayrıca baraj gölü manzaralı seyir terasında kısa bir mola verilecek. Günün sonunda, Mezopotamya’nın taş işçiliğiyle ünlü kadim şehri Mardin’e hareket ediyoruz
Sabah Kahvaltısı: Otelde Set Menü veya Açık Büfe Olarak Alınacaktır. (Fiyata Dahildir.)
Öğle Yemeği: Belirlenen Restoranda veya Serbest Zaman Olarak Alınacaktır. (Ekstra)
Akşam Yemeği: Otelde Set Menü veya Açık Büfe Olarak Alınacaktır. (Fiyata Dahildir.)
Mardin – Hasankeyf – Midyat – Mardin
Sabah otelde açık büfe alınacak kahvaltının ardından Mardin’den ayrılarak güne tarihi zenginlikleriyle dikkat çeken Hasankeyf’e doğru hareket ederek başlıyoruz. Yaklaşık 1 saat 45 dakikalık bir yolculuk sonrası ulaşacağımız Hasankeyf, Dicle Nehri kıyısında konumlanan, binlerce yıllık geçmişiyle Mezopotamya’nın en eski yerleşim yerlerinden biridir. Yeni baraj projesi nedeniyle bir kısmı sular altında kalan bu antik kentte, tarihi taş köprü kalıntıları, mağara evleri, Zeynel Bey Türbesi ve yüksek kayalıkların üzerinde yer alan Hasankeyf Kalesi görülebilir. Seyir teraslarında fotoğraf molası verilirken rehberimiz, şehrin tarihi ve kültürel önemi hakkında detaylı bilgi verecek. Hasankeyf ziyaretinin ardından rotamızı yaklaşık 1 saatlik bir yolculukla Midyat’a çeviriyoruz. Süryani kültürünün kalbi olarak bilinen Midyat, taş evleri, dar sokakları ve tarihi yapılarıyla kendine özgü bir atmosfere sahiptir. İlk olarak birçok dizi ve filme ev sahipliği yapmış olan Midyat Konukevi ziyaret edilecek; buradan hem Midyat manzarası seyredilecek hem de taş mimarisi yakından incelenecek. Ardından rehber eşliğinde yapılacak yürüyüşle Midyat’ın dar sokaklarında gezilecek, Süryani gelenekleri, dini yapılar ve bölgenin kültürel özellikleri tanıtılacaktır. Tur sırasında ayrıca Midyat’a özgü el işçiliği olan telkâri (gümüş işlemeciliği) ürünleri de görülecek; alışveriş yapmak isteyen misafirlere serbest zaman verilecektir. Akşam saatlerinde Mardin’e dönüş yolculuğu başlıyor. Gün batımında Mezopotamya Ovası boyunca yapılacak bu dönüş, etkileyici manzaralar eşliğinde gerçekleşecek. Otele varışın ardından dinlenmek üzere serbest zaman sunulacaktır. Mardin’in akşam ışıklarıyla taş sokaklarında yürüyüş yapmak isteyen misafirler, bu mistik atmosferin keyfini çıkarabilir.
Sabah Kahvaltısı: Otelde Set Menü veya Açık Büfe Olarak Alınacaktır. (Fiyata Dahildir.)
Öğle Yemeği: Belirlenen Restoranda veya Serbest Zaman Olarak Alınacaktır. (Ekstra)
Akşam Yemeği: Otelde Set Menü veya Açık Büfe Olarak Alınacaktır. (Fiyata Dahildir.)
Şanlıurfa – Göbeklitepe – Balıklıgöl – Camiler ve Müze gezisi
Sabah otelde açık büfe alınacak kahvaltının ardından otelde alınacak kahvaltının ardından Şanlıurfa gezimize başlıyoruz. Bugün, hem insanlık tarihinin başlangıcına ışık tutan bir arkeolojik alanı, hem de dini ve kültürel açıdan büyük önem taşıyan kutsal mekânları ziyaret edeceğiz. Günün ilk durağı, şehir merkezine yaklaşık 20 km uzaklıkta yer alan Göbeklitepe olacak. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan ve 12.000 yıllık geçmişiyle “Dünya'nın bilinen en eski tapınağı” olarak kabul edilen Göbeklitepe, arkeoloji dünyasında gerçek bir devrim niteliğindedir. Rehber eşliğinde yapılacak gezide, T şeklindeki taş sütunlar, soyut hayvan kabartmaları, ve tapınak düzeni hakkında bilgi edinilecek; buranın sadece tarihî değil, aynı zamanda inanç tarihinin başlangıç noktası olarak ne denli önemli olduğu anlaşılacaktır. Göbeklitepe gezisinin ardından tekrar şehir merkezine dönülüyor ve öğleden sonra Şanlıurfa’nın kalbi sayılan Balıklıgöl Kompleksi ziyaret ediliyor. İslami rivayetlere göre Hz. İbrahim’in Nemrut tarafından ateşe atıldığı yer olarak bilinen bu kutsal alan, hem manevi hem de mimari açıdan oldukça etkileyicidir. Komplekste ilk olarak Balıklıgöl ve hemen yanındaki Ayn Zeliha Gölü görülecek. Burada kutsal kabul edilen sazan balıklarını izlemek ve göl çevresinde kısa bir yürüyüş yapmak mümkündür. Ardından, göl kıyısındaki Rızvaniye Camii ziyaret edilecek; geleneksel Urfa taş işçiliğinin güzel örneklerinden olan bu cami, huzurlu avlusuyla dikkat çeker. Son olarak, Hz. İbrahim’in doğduğuna ve ateşe atılmadan önce burada saklandığına inanılan İbrahim Mağarası ziyaret edilerek bu kutsal anlatıların kökeni yerinde görülecektir. Balıklıgöl gezisinin ardından rotamızı Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi’ne çeviriyoruz. Türkiye’nin en büyük müzelerinden biri olan bu modern yapıda, özellikle Neolitik döneme ait eserler öne çıkmaktadır. Göbeklitepe kazılarından çıkarılan orijinal buluntuların da sergilendiği müzede, heykeller, günlük yaşam nesneleri ve bölge tarihine dair bilgi panoları gezilecek. Ayrıca müzenin yanında yer alan Haleplibahçe Mozaik Müzesi de mozaik sanatına ilgi duyanlar için görülmeye değerdir. akşam saatlerinde Urfa Sıra Gecesi vardır. Dileyen misafirlerimizle bölgeye has tarihi konaklarda sıra gecesi etkinliğine katılacağız (ekstra).
Sabah Kahvaltısı: Otelde Set Menü veya Açık Büfe Olarak Alınacaktır. (Fiyata Dahildir.)
Öğle Yemeği: Belirlenen Restoranda veya Serbest Zaman Olarak Alınacaktır. (Ekstra)
Akşam Yemeği: Otelde veya Sıra Gecesinde alınacaktır (Ekstra.)
Mardin – Dara Antik Kenti – Şanlıurfa
Sabah otelde açık büfe alınacak kahvaltının ardından Mardin şehir merkezini keşfederek güne başlıyoruz. İlk olarak, “Eski Mardin” olarak anılan tarihi bölgede yürüyüş turu yapılacak. Mardin’in karakteristik taş sokaklarında, geleneksel mimarinin simgesi olan abbaralar (kemerli geçitler) arasında ilerleyerek, geçmişle iç içe büyüleyici bir atmosfer deneyimlenecek. Bu yürüyüş sırasında şehrin en önemli yapılarından olan Zinciriye Medresesi ziyaret edilecek. 1385 yılında inşa edilen bu medrese, mimarisi ve Mezopotamya Ovası’na bakan manzarasıyla dikkat çeker. Ardından, Mardin’in en etkileyici yapılarından biri olan Kasımiye Medresesi gezilecek. 15. yüzyılda inşa edilen bu yapı, taş işçiliği, avlusundaki sembolik su kanalı ve etkileyici atmosferiyle ziyaretçilerini derinden etkiler. Eski Mardin turunun ardından şehir merkezinden ayrılarak yaklaşık 30 dakikalık bir yolculukla Dara Antik Kenti’ne ulaşıyoruz. Dara, Mezopotamya’nın Efes’i olarak anılan, etkileyici bir arkeolojik alandır. 6. yüzyılda Doğu Roma (Bizans) İmparatorluğu tarafından stratejik bir askeri garnizon olarak kurulan bu şehir, zamanla büyük bir yerleşim alanına dönüşmüştür. Burada rehber eşliğinde yapılacak gezide, kayalara oyulmuş devasa mezar odaları, yer altı su sarnıçları, antik çarşı kalıntıları ve sur duvarları görülecek. Özellikle devasa su sarnıcı, mimari ustalığıyla ziyaretçileri büyülemektedir. Dara, hem arkeolojik değeri hem de fotoğraf açısından sunduğu görsellik ile turun en dikkat çekici duraklarından biridir. Dara gezisinin ardından, yaklaşık 2 saat sürecek bir yolculukla turumuzun bir sonraki durağı olan Şanlıurfa’ya doğru yola çıkıyoruz. Yol boyunca rehberimiz, Urfa’nın tarihi, dini ve kültürel geçmişi hakkında bilgiler aktaracaktır. Akşam saatlerinde Şanlıurfa şehir merkezine varışın ardından otele yerleşme ve serbest zaman.
Sabah Kahvaltısı: Otelde Set Menü veya Açık Büfe Olarak Alınacaktır. (Fiyata Dahildir.)
Öğle Yemeği: Belirlenen Restoranda veya Serbest Zaman Olarak Alınacaktır. (Ekstra)
Akşam Yemeği: Otelde Set Menü veya Açık Büfe Olarak Alınacaktır. (Fiyata Dahildir.)
Şanlıurfa – Harran – Karakuş Tümülüsü – Cendere Köprüsü – Nemrut Dağı (Gün Batımı) – Adıyaman
Sabah otelde açık büfe alınacak kahvaltının ardından Şanlıurfa’dan ayrılarak bölgenin en özgün yerleşimlerinden biri olan Harran’a doğru yola çıkıyoruz. Yaklaşık 45 dakikalık yolculuk sonrası ulaşılan Harran, konik kubbeli kerpiç evleri, kurak bozkır üzerindeki etkileyici görünümü ve binlerce yıllık tarihiyle ziyaretçilerini zamanda bir yolculuğa çıkarıyor. Rehber eşliğinde yapılacak gezide, İslam dünyasının ilk üniversitesi olarak kabul edilen Harran Ulu Camii kalıntıları, şehir surları, höyük alanı ve geleneksel Harran evleri gezilecek. Bölgenin mimarisi ve yaşam tarzı hakkında detaylı bilgiler edinilirken, konik evlerin içinde kısa bir mola verilerek yöresel çay ikramı da yapılacaktır. Harran’daki ziyaretimizin ardından, Kommagene Krallığı’nın kadınlarına adanmış anıtsal mezar yapılarından biri olan Karakuş Tümülüsü’ne doğru yola çıkıyoruz. Adını zirvesindeki kartal heykelinden alan bu etkileyici tümülüs, Kommagene’nin kraliçelerine ve soylu kadınlarına ait mezar anıtı olarak inşa edilmiştir. Etrafındaki sütunlar ve manzara eşliğinde hem tarih hem doğa ile iç içe kısa bir yürüyüş yapıyoruz. Sonrasında rotamızı antik dönem mühendisliğinin en dikkat çekici örneklerinden biri olan Cendere Köprüsü’ne çeviriyoruz. Roma İmparatoru Septimius Severus adına yapılan bu tarihi köprü, Cendere Çayı üzerinde günümüze kadar ayakta kalmayı başarmış nadide bir yapıdır. Burada köprüde yürüyüş ve çevre fotoğrafları için kısa bir mola veriyoruz. Ardından turumuzun en özel deneyimi için Nemrut Dağı’na doğru tırmanışa geçiyoruz. Zirveye ulaştığımızda, Kommagene Kralı I. Antiochos’un anıtsal mezar kompleksi ve dev tanrı heykelleri bizleri karşılıyor. Gün batımına dakikalar kala, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan bu görkemli alan, güneşin kızıllığında bambaşka bir görünüme bürünüyor. Tarih, doğa ve gökyüzünün eşsiz uyumunu Nemrut’ta birlikte deneyimleyeceğiz. Gün batımının ardından dağdan inişe geçiyor, Adıyaman şehir merkezindeki otelimize doğru yol alıyoruz. Akşam saatlerinde otele yerleşme ve dinlenme.
Sabah Kahvaltısı: Otelde Set Menü veya Açık Büfe Olarak Alınacaktır. (Fiyata Dahildir.)
Öğle Yemeği: Belirlenen Restoranda veya Serbest Zaman Olarak Alınacaktır. (Ekstra)
Akşam Yemeği: Otelde Set Menü veya Açık Büfe Olarak Alınacaktır. (Fiyata Dahildir.)
Adıyaman – Atatürk Barajı – Halfeti – Gaziantep – Zeugma Mozaik Müzesi
Sabah otelde alınacak açık büfe kahvaltının ardından, Adıyaman’dan ayrılarak Atatürk Barajı’na doğru hareket ediyoruz. Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük barajlarından biri olan Atatürk Barajı, sadece enerji üretimiyle değil, bölgenin tarımsal kalkınmasında da kritik bir rol oynar. Seyir terasında verilecek fotoğraf molası eşliğinde, barajın inşası, özellikleri ve GAP projesindeki yeri hakkında rehberimizden bilgiler alacağız. Ardından rotamızı Halfeti’ye çeviriyoruz. Yaklaşık 2 saat sürecek bu yolculuk boyunca Fırat Havzası'nın etkileyici doğası eşliğinde ilerliyoruz. Halfeti’ye vardığımızda, sular altında kalan eski yerleşimleri görmek üzere bir tekne turuna çıkıyoruz. Özellikle minaresi suyun üzerinde kalan cami, Savaşan Köyü ve baraj sonrası değişen yaşam hikâyeleri, bu gezinin unutulmaz anları arasında yer alıyor. Fotoğraf molaları ve anlatımlar eşliğinde sakin ve huzurlu bir atmosferde tekne turumuzu tamamlıyoruz. Halfeti’den ayrıldıktan sonra Gaziantep’e doğru hareket ediyoruz. Varışımızın ardından ilk durağımız, dünyanın en büyük mozaik müzelerinden biri olan Zeugma Mozaik Müzesi oluyor. Roma dönemine ait eşsiz mozaiklerin sergilendiği bu müzede, özellikle ‘Çingene Kızı’ mozaiği büyük ilgi uyandırmaktadır. Rehber eşliğinde yapılacak gezide antik kent Zeugma’dan çıkarılan mozaikler, freskler ve döneme ait diğer kalıntılarla Roma yaşamı hakkında etkileyici bilgiler edineceğiz. Müze ziyaretimizin ardından, Gaziantep’in tarihi Bey Mahallesi’ne geçiyoruz. Taş evleri, dar sokakları ve avlulu yapılarıyla kentin geleneksel mimarisini yansıtan bu mahallede kısa bir yürüyüş yapılacak, fotoğraf severler için güzel kareler yakalama imkânı olacaktır. Öğle saatlerinde Antep mutfağının eşsiz lezzetlerini tatmak üzere serbest zaman veriyoruz. Dileyen misafirlerimiz lahmacun, kebap, yuvalama, beyran ve katmer gibi yerel yemeklerin tadına bakabilir. Ardından meşhur Bakırcılar Çarşısı’na geçiyoruz. Geleneksel el işçiliğinin yaşatıldığı bu çarşıda, bakır ürünlerden Antep fıstığına, baharatlardan el yapımı hediyeliklere kadar pek çok ürünü görme ve alışveriş yapma imkânı olacak. Günün sonunda 17. yüzyıldan günümüze hizmet veren tarihi Tahmis Kahvesi’nde kısa bir mola veriyoruz. Burada menengiç kahvesi ikramı eşliğinde, dileyenler yöresel tatlıların da tadına bakabilir.
Sabah Kahvaltısı: Otelde Set Menü veya Açık Büfe Olarak Alınacaktır. (Fiyata Dahildir.)
Öğle Yemeği: Belirlenen Restoranda veya Serbest Zaman Olarak Alınacaktır. (Ekstra)
Akşam Yemeği: Otelde Set Menü veya Açık Büfe Olarak Alınacaktır. (Fiyata Dahildir.)
Gaziantep Serbest Zaman-Havalimanı transferi
Sabah otelde açık büfe alınacak kahvaltının ardından merkezde serbest zaman verilecektir. Serbest zaman sonrası havalimanına transfer gerçekleştirilecektir.
Dönüş Uçuşu: Gaziantep → Düsseldorf | XQ1390 Sefer Sayılı SunExpress Uçağı ile saat 15:55’te kalkış, Düsseldorf’a varış 19:25.
Sabah Kahvaltısı: Otelde Set Menü veya Açık Büfe Olarak Alınacaktır. (Fiyata Dahildir.)
Öğle Yemeği: Belirlenen Restoranda veya Serbest Zaman Olarak Alınacaktır. (Ekstra)
En yeni turlarımızı ve size özel fırsatları kaçırmamak için şimdi
hemen üye olun.
İlk yorumu siz yapın